Başkan Serdal Adalı’nın 122. Yıl Mesajı Başkan Serdal Adalı’nın 122. Yıl Mesajı

Top Beşiktaş’ta kalıyordu ama gol yolları sessizdi. Kayserispor kendi yarı sahasında kalabalık kalıp, temponun yükselmesine izin vermiyordu. Beşiktaş kanatları denedi ama etkisiz kaldı. Merkezden savunmayı geçmeye uğraştı ama olmadı. Kayserispor’un dengeli savunma anlayışı, hata yapmaktan uzaktı. Chamberlain ilk devre orta alandaki bölgesinde fena gözükmedi. Yeterli miydi? Buna teknik direktör karar verecek... İlk yarı tam 0-0 bitecekken, Kayserispor ilk kez savunmada az adamla yakalandı. Golden uzak Immobile, Joao Mario’yu iyi görmüştü. Onun bire birdeki çabukluğu ve şutu golü getirdi. Beşiktaş, çabuk ataklarda Eyüpspor deplasmanından sonra kendi evinde Kayserispor’a da kopya bir gol atmıştı sanki. Hücumda etkili olamadığınız maçlarda gol bulmak tabii ki büyük avantaj. İkinci yarıda hücumu düşünen ve Beşiktaş’ın birinci bölgesine pres yaparak atak gözüken bir Kayserispor izlemeye başladık. Rashica bu maçta vasatın altında kaldı. Arroyo değişikliği ikinci yarıda hemen gelmişti. Amir’in oyuna girmesiyle direnci biraz düşen orta sahaya tekrar dinamizm getirmeyi düşünmüştü Solskjaer. İkinci yarının büyük bölümünde yine net gol pozisyonuna giremeyen bir ev sahibi izledik. Halbuki çabuk atak yapma konusunda fırsatlar doğmuştu. Çünkü Kayserispor risk alıyordu. Semih bireysel oynamayı çok seviyor. Yardımlaşma, duvar pası gibi düşüncelere niye bu kadar uzak anlamak gerçekten mümkün değil. Rakip savunmanın dengesiz olduğu anlarda pas trafiğinde ön plana çıkması gerekiyor. Arroyo’nun normal olarak zamana ihtiyacı var. Beşiktaş dün akşam keyif veremedi. Durgundu. Beşiktaş’ın son dakikalarda ve uzatma anlarında kendi evinde bu kadar geriye yaslanması hoş bir görüntü değildi. Muçi’nin gayretiyle kazanılan penaltı ve Semih’in golü ile zor geçen maçın finali rahat oldu. 

Kaynak: Sözcü/Ercan Taner