Fatih Doğan: "Beşiktaş savunma hattı güven vermiyor" Fatih Doğan: "Beşiktaş savunma hattı güven vermiyor"

At sahibine göre kişner! Ne Fernando Santos, ne Giovanni van Bronckhorst, ne de ‘nöbetçi teknik direktör’ Serdar Topraktepe aynı futbolcu topluluğunu böylesine organize oynatmayı beceremedi… Ayaz gecede Beşiktaş’ın Eyüpspor ile oynadığı maçı izlerken bir özdeyiş geliverdi aklıma; At sahibine göre kişner! Elbette ki ne Beşiktaşlı futbolcular at ne de teknik direktörleri Ole Gunnar Solskjaer onların sahibi. Özdeyişin sözcük açılımı ise şöyle: “Birinin yönetimi altında çalışan kişi, tutumunu yöneticisinin durumuna göre ayarlar.” Futbolcular aynı ancak sergiledikleri oyun farklı. Ne Fernando Santos, ne Giovanni van Bronckhorst, ne de ‘nöbetçi teknik direktör’ Serdar Topraktepe aynı futbolcu topluluğunu böylesine organize oynatmayı beceremedi… Araştırmalar daha doğrusu istatistikler bir teknik direktörün takıma katkısını % 20 olarak belirler. İstatistikler çoğu kez yol göstericidir ama bu kez değil. Beşiktaş forması giyen ve sezon başından bu yana tribündekilere, ekran başındakilere ‘saç baş yoldurtan’ futbolcular Norveçli teknik direktör Ole Gunnar Solskjaer sonrası değişim yaşamaya başladılar, ki bunların içinde tamamen umut kesilenler de mevcut. Soğuk ve donduran gecede Eyüpspor, maçın ilk dakikasında Tayfur Bingöl ile golü bulup öne geçti. Şayet sahada ‘eski Beşiktaş’ olsaydı ev sahibi konumundaki Eyüpspor farka giderdi ama bu kez öyle olmadı. Beşiktaş önce Rafa Silva ile eşitlik gölünü buldu sonrasında Milot Rashica, Rafa Silva’nın muhteşem ortasında takımının ikinci golünü attı. Oyuna sonradan dahil olan Semih Kılıçsoy da yine Rafa Silva’nın pasında golünü atıp gecenin skorunu belirledi. Eyüpspor 1 – Beşiktaş 3… Tabii ki yukarıda kısa özetini yaptığım mücadeleyi, sahadakiler için bu kadar basit indirgemek olası değil. Yolun sonundaki Ciro Immobile oyunda kaldığı ilk yarı boyunca ‘mutlak’ üç gol pozisyonunu aklımızın ermeyeceği şekilde ayaklarıyla tepti. Hatta tam o sırada telefonuma sevgili Yalçın (Doğan) ağabeyden bir mesaj geldi; “Asena bu adam sahaya içerek mi çıkmış?” Ne yalan söyleyeyim ben de farklı düşünmedim Yalçın Ağabey… ‘Yeni Beşiktaş’taki en önemli ayrıcalık kanatların kullanılmasıyla sınırlı kalmadı üstüne bir de ataklarda kanatlar değişiverdi. Joao Mario’nun geldiğinden bu yana ilk kez oyuna olumlu katkıda bulunduğunu itiraf etmeliyim. Eyüpspor maçındaki oyunu ve asistleri için Rafa Silva’ya ise parantez açmak kaçınılmaz. Rafa Silva sağ kulvardan rakip ceza alanına kadar indi ancak topu sürerken sürekli kafasına kaldırarak bakındı, bakındı ve topu aktaracağı takım arkadaşını aradı. Süre kazanmak için duraksadı ve zamanlamayı müthiş şekilde tutturarak topu Milot Rashica’nın kafasıyla buluşturdu ve gol geldi. Kaçıncı ligde, hangi takımda ve hangi mevkide oynarsa oynasın top sürerken kafasını yerden kaldırmayan futbolcular bu görüntüyü tekrar tekrar izlemeli, hepsinin gerekli ders alacağından eminim. Ve gecenin skorunu belirleyen Semih Kılıçsoy… Gördün mü paşam sana senden gayrı kimse yardım edemez. Harika bir gol attın ve bir önceki maçtaki beceriksizliğinin üzerini güzelce kapadın. Böyle devam edersen bu kez gerçekten Avrupa’dan çok sayıda kulüp seni transfer etmek için gelir. Senden bekleneni ve yapman gerekeni yaptın sakın havaya girme lütfen… Gecenin benim için önemli enstantanesi ise Ole Gunnar Solskjaer’ın devre arasında soyunma odasına giderken sahada hayal kırıklığı yaşayan ve de yaşatan Ciro Immobile’ye sarılıp teselli etmesiydi. Böyle teknik direktör için ben bile oynarım! 

Kaynak: T24/Asena Özkan